3 Kas 2009

Alcatraz Adasi -San Francisco

"Kurallari bozarsaniz hapse girersiniz..Hapis kurallarini bozarsaniz o zaman Alcatraz'a gidersiniz"
Alcatraz adasindaki Alcatraz hapishanesini gezmek San Francisco'da yapmaktan en zevk alacaginiz etkinliklerden biri..
Adaya giris biletlerini internetten yada Pier 33'deki giselerden alabilirsiniz.. Fakat ben internetten almanizi oneririm..Cunku giselerin onunde her gittiginiz zaman uzun kuyruklar oluyor ve istediginiz saatten en erken 2 saat sonraya bilet alabiliyorsunuz..
Hapishanenin kisaca tarihi soyle :

Ada 1850lerde, once askeri savunma amacli kullanilmaya baslanmis. (Adanin yokusunu tirmanirken sol tarafta buyuk top arabasini gorunce bunu daha iyi anlayacaksiniz) Daha sonra, 1868'lerde yerli onderlerin kapatildigi askeri bir hapishane, 1934 yilindan 1963 'e kadar da federal hapishane olarak kullanilmaya baslanmis..
Bu donemde hapishanenin giderleri cok olunca hapishane kapatilmis..
(Hapishanenin kapandigi gunun fotografi)
Adanin hem guvenliginin iyi olmasi, etrafindaki suyun buz gibi ve kopek baliklariyla dolu olmasi hem de adanin iyi yonetilisinden dolayi adaya sadece mafya babalari ya da azili suclular alinmis.. Bunların arasında Al Capone, Doc Barker Makineli Tüfek George Kelly, Kuş Adam Robert Stroud Bonnie, Clyde'nin soförü Floyd Hamilton ve Alvin Karpis gibi ünlülerde yer almakta imis..

Bu derece yoğun güvenlik önlemleri alınmasına rağmen, adadan kaçış teşebbüsleri de eksik olmamis tabii..
(Hucre evleri)

Alcatraz adası, cezaevi olarak kullanıldığı 29 yıl içinde 34 mahkumun 14 ayrı kaçış denemesine sahne olmus. Bu mahkumlardan 23'ü yakalanmis,6 tanesi ise yakalanmak istenirken öldürülmus. 2 mahkum da boğularak ölürken, kaçan 5 mahkumun kaderleri meçhul olarak kalmis.
(Hapishane Koridorlari..Her bolumde sadece tek kisi kalabiliyormus)
Alcatraz'ın ilk büyük firar hikayesi 1937 yılında gerçekleşmis. Theodore Cole ve Ralph Roe adlı iki mahkum pencere boşluğundaki demirlere tırmanarak denize ulaşmayı başarmislar. Cezaevinde ilk defa böyle bir firar gerçekleşmis tabii. Tüm çabalara rağmen de Cole ve Roe bulunamamis, kayıp oldukları ve öldükleri varsayılmis..
(Mahkumlarin yuruyebildikleri avlu)

1946 yılı ise başka bir önemli olaya sahne olmus. Alcatraz savaşı olarak da bilinen bu olay altı mahkumun kontrol odası anahtarlarını ele geçirmesiyle başlamis. Bu şekilde diğer hücrelerin anahtarlarını ve silahları ele geçirmeyi başaran mahkumlar (silah odasininkini de ele gecirmisler) tek bir şeyi düşünmemişler :) Dış kapıyı kitlemek için gerekli anahtara sahip değillermis. Görevliler tarafından kısa sürede farkedilen mahkumlar, hücrelerine dönmek yerine silahlı mücadeleyi tercih edince iki gün süren çatışmada mahkumların üçü ölürken, iki güvenlik görevlisi de hayatını kaybedip, 18 görevli ise yaralanmis. Yakalanan üç mahkumdan ikisi ise görevlilerin ölümüyle suçlanarak gaz odasında öldürülmusler.

1962 yılında ise cezaevinin en gizemli kaçışı gerçekleşir, kaçış planları yapan üç mahkum, gazete, boya ve gerçek insan saçından yaptıkları maddeleri geceleri yataklarına bırakıp, tünel kazımına başlamislar. Hücrelerinin arka duvarını yıkıp yerine mukavva parçaları yerleştiren, oradan da duvarın arkasında bulunan su borularına tırmanan John, Clarence ve Frank adlı mahkumlar, daha sonra lağım sularının arasından geçerek denize ulaşmislar. ( isin ilginci ise bu yaptiklari ancak 2 gun sonra aciga cikmis, gorevliler 2 gun boyunca onlarin uyudugunu sanmislar) Cezaevi yağmurluklarını can yeleği olarak kullanan üçlünün San Francisco sularında uğradıkları akibet hala bilinmiyor. Tek ipucu ise haftalar sonra bulunan can yelekleri ve tanınmayacak hale gelmiş cezaevi üniformalı bir erkek cesedidir.
Bu kacis Amerika'da o kadar yanki uyandirir ki sonunda unlü oyuncu Clint Eastwood'un başrolünü oynadığı 'Alcatraz'dan Kaciş' adlı bir film çekilir..
(Resimdeki gibi mahkumlar yerlerine uyuyorlarmis gibi kukla birakmislar..Bu kuklalar daAlcatrazdan Kacis filminde kullanilmis kuklalar)
(Havalandirma bosluguna ailan duvari hergun kasikla kazarak kacmayi basarmislar)
(Mahkumlarin kacis sekli.)
Alcatraz adasindaki hapishane gercekten gorulmeye deger bir hapishane..Gezerken zamanin nasil gectigini anlamiyorsunuz.. yolunuz S.Franciscoya duserse mutlaka gezmenizi tavsiye ederim..

Hiç yorum yok: