
Thanksgiving nedir ve bugünde Amerikalılar neler yapıyor daha önceki bu yazımda anlatmıştım..
Bugün ABD'li bir ailenin daveti üzerine Thanksgiving için evlerine gittik..
Gerçekten çok sıcak karşıladılar bizi.. Fakat bunu burada yine söylüyorum Türkiye için 'Turkey' denilmesinden nefret ediyorum..Çok utandırıyor bu bizi..Hele de Şükran günü için hindi pişirdiklerinde!! Turkeyler birbirine karışıyor ve sinir oluyorum.. Ben milletvekili olsam kesin bunun için bir önerge bile verirdim eminim..Tüm Türklerin bu sıkıntıyı yaşadığına da eminim..
Neyse gelelim Amerikalıların yemek düzenlerine..
Burada ilk dikkatimi çeken şey, Amerikalıların yemeğe salata ile başlamaları..Koca bir tabak salatayı bitirdikten sonra ana yemeklerini yiyorlar..Çok sağlıklı bence, bizde ise salata yemeğe aparatif olarak yenir değil mi :)
Gelelim menüde neler olduğuna..Kocaman bir hindi, püre, haşlanmış fasulye, havuçlu kek, tavuk, ne olduğuna karar veremediğim havuçlu tatlı bir aparatif,ev ekmeği ve yine baharatlı bir aparatif vardı..Tatları gerçekten çok güzeldi..
Yemeğe başlamadan önce herkes sırayla ne için teşekkür ettiğini ve şükran duyduğunu söyledi.. Genel olarak oradakiler ailesine, evine, bugün bizi biraya getirene vs vs diye teşekkür etti :)) Sıra bana gelince epey heyecanlandım tabii çünkü ilk defa böyle birşey yapıyordum :) Teşekkür edecektim ama neye, hem saymakla bitmez ki hangi birine şükredelim değil mi.. Sağlıklıyız, elimiz ayağımız tutuyor... onları saysam sabah olurdu kesin ehehe :)) Ben de Allah'a verdiği tüm nimetlerden dolayı teşekkür ediyorum vs dedim ve bitirdim :))))
Yani böyle bir şükretme töreni için orada söylenilen şeyler çok basit ve anlamsız geldi açıkçası..İlginç yani, tabii yine de şükretmeleri güzel ama bunu sadece böyle bir gecede yapıyorlarsa yetersiz.. Ayrıca şükran yemeğini yeme haricinde fakirlere yardım ediyorlar mı yada iyi birşey yapıyorlar mı ,hiç sanmıyorum.. Geleneksel ama anlamsız geldi açıkçası..
Neyse bu gecenin diğer özelliği ise masada en az 7-8 çeşit tatlının olmasıymış :)) Bu sayede epey tatlı yedik ehehe..
Sonuç olarak buralarda Şükran Günü de yaşayıp yeni bir şeyler öğrenmiş olduk..
Bugün ABD'li bir ailenin daveti üzerine Thanksgiving için evlerine gittik..
Gerçekten çok sıcak karşıladılar bizi.. Fakat bunu burada yine söylüyorum Türkiye için 'Turkey' denilmesinden nefret ediyorum..Çok utandırıyor bu bizi..Hele de Şükran günü için hindi pişirdiklerinde!! Turkeyler birbirine karışıyor ve sinir oluyorum.. Ben milletvekili olsam kesin bunun için bir önerge bile verirdim eminim..Tüm Türklerin bu sıkıntıyı yaşadığına da eminim..
Neyse gelelim Amerikalıların yemek düzenlerine..
Burada ilk dikkatimi çeken şey, Amerikalıların yemeğe salata ile başlamaları..Koca bir tabak salatayı bitirdikten sonra ana yemeklerini yiyorlar..Çok sağlıklı bence, bizde ise salata yemeğe aparatif olarak yenir değil mi :)
Gelelim menüde neler olduğuna..Kocaman bir hindi, püre, haşlanmış fasulye, havuçlu kek, tavuk, ne olduğuna karar veremediğim havuçlu tatlı bir aparatif,ev ekmeği ve yine baharatlı bir aparatif vardı..Tatları gerçekten çok güzeldi..
Yemeğe başlamadan önce herkes sırayla ne için teşekkür ettiğini ve şükran duyduğunu söyledi.. Genel olarak oradakiler ailesine, evine, bugün bizi biraya getirene vs vs diye teşekkür etti :)) Sıra bana gelince epey heyecanlandım tabii çünkü ilk defa böyle birşey yapıyordum :) Teşekkür edecektim ama neye, hem saymakla bitmez ki hangi birine şükredelim değil mi.. Sağlıklıyız, elimiz ayağımız tutuyor... onları saysam sabah olurdu kesin ehehe :)) Ben de Allah'a verdiği tüm nimetlerden dolayı teşekkür ediyorum vs dedim ve bitirdim :))))
Yani böyle bir şükretme töreni için orada söylenilen şeyler çok basit ve anlamsız geldi açıkçası..İlginç yani, tabii yine de şükretmeleri güzel ama bunu sadece böyle bir gecede yapıyorlarsa yetersiz.. Ayrıca şükran yemeğini yeme haricinde fakirlere yardım ediyorlar mı yada iyi birşey yapıyorlar mı ,hiç sanmıyorum.. Geleneksel ama anlamsız geldi açıkçası..
Neyse bu gecenin diğer özelliği ise masada en az 7-8 çeşit tatlının olmasıymış :)) Bu sayede epey tatlı yedik ehehe..
Sonuç olarak buralarda Şükran Günü de yaşayıp yeni bir şeyler öğrenmiş olduk..
Birkaç gündür nete çok sık giremiyordum.. Çünkü yollardaydık..
Toronto'ya perşembe günü akşam üstü gibi vardık.. Eşimin arkadaşının da akşam geç saate kadar işi sürünce, onu bekleyene kadar karnımızı doyurmak için yine şehirde dönerci-kebapçı aradık :)) Bu arada Toronto'da epey Türk yaşıyor diyebilirim.. O yüzden yemek konusunda hiç sıkıntı çekmedik. :)

Ayrıca yine Yonge Street üzerinde her yıl Türk festivalinin yapıldığı New York'daki Times Square'e benzer Dundas Square adında bir yer var.. Burada gün içinde sürekli dev ekranda reklamlar dönmekte..Yani etraf hep cıvıl cıvıl :)
(Dundas Square'in gece görünümü..Her yer ışıl ışıl..)
(Dundas Square..) 


(Maçın sonucu : 120- 113)
(Old City Hall)
Ve CN Tower'dan Toronto görüntüleri:

Financial District.. Yani finans merkezi..
Son olarak yol üstünde gördüğümüz yer, Toronto'daki Türk Camiisi..Caminin imamı Türkiye'den atanarak geliyormuş.. Hoş ve sıcak bir yer.. 


(Bir kilise..)





(Kütüphane)
(Kampüs Alanı)
İşte bu konudaki düşüncelerim:
Hem burada yaşlısı bile koşuyor, gerçekten.. Daha öncede yazdığım gibi yaşlılar spor yaptıkları için, onlara yaşlı bile diyemiyorsunuz, genç ve dinçler..Ya bizim yaşlılarımız? Çoğu ya dizlerinden ya belinden şikayetçi çoğu da yürüyemiyor..Öyle değil mi? Peki ya neden? Bence bunu düşünmeliyiz..
2-Burada o kadar çok milletten insan var ki , burada kalabilmek ve normal düzeyde bir hayat yaşayabilmek için çok çalışmanız gerekiyor.. Bu yüzden herkes çok çalışıyor ve çabalıyor yani burdaki insanlar kesinlikle tembel değiller.. 